top [uk] - Türkisch Englisch Wörterbuch

top [uk]

Bedeutungen von dem Begriff "top [uk]" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Mining
top [uk] n. maden ocağı tavanı

Bedeutungen, die der Begriff "top [uk]" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
top sawyer [uk] n. itibarlı kimse
top sawyer [uk] n. seçkin kimse
top sawyer [uk] n. saygın kimse
Colloquial
top oneself [uk] v. kendini aşmak
top oneself [uk] v. önceki başarılarının üstüne çıkmak
Idioms
top and tail [uk] n. hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkama
top and tail [uk] n. bebeğe yarım/hızlı duş aldırma
top and tail [uk] v. hızlıca bebeğin başını ve poposunu yıkamak
top and tail [uk] v. bebeğe yarım/hızlı duş aldırmak
top and tail [uk] v. bir meyveyi/sebzeyi ayıklamak
top and tail [uk] v. bir meyvenin/sebzenin yenmeyecek kısımlarını kesmek/temizlemek
go over the top [uk] v. sınırı aşmak
go over the top [uk] v. çizgiyi aşmak
go over the top [uk] v. aşırıya kaçmak
be over the top [uk] v. sınırı aşmak
be over the top [uk] v. çizgiyi aşmak
be over the top [uk] v. aşırıya kaçmak
top and tail something [uk] v. meyve veya sebzenin iki ucundaki sert kısımlarını kesip atmak (yeşil fasulye)
top and tail something [uk] v. bir meyveyi/sebzeyi ayıklamak
top and tail something [uk] v. bir meyvenin/sebzenin yenmeyecek kısımlarını kesmek/temizlemek
in the top flight [uk] expr. zirvede
in the top flight [uk] expr. üst düzeyde
in the top flight [uk] expr. en iyiler arasında
in the top flight [uk] expr. en üst noktada
in the top flight [uk] expr. birincilik seviyesinde
Media
top-shelf [uk] adj. çıplak kadın fotoğrafları içerdiğinden çocukların erişemeyeceği raflarda saklanan (dergi)
Botanic
top fruit [uk] n. ağaçta yetişen meyve
top fruit [uk] n. meyve ağacı
Theatre
top-liner [uk] n. gösterinin yıldızı olan önemli şovmen